Cennette Sensin, Cehennemde Sensin
“Bismillahirrahmanirrahim.”
Bismillah her hayrın başı olduğu için bu işe de rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla başlıyoruz.
Ben de artık bundan sonra köyümüzün bu güzel sitesinde yazılarım ve şiirlerimle sizlerle birlikte olacağım.
“Cennet de sensin cehennem de.” Aslında bu söz İstanbul’u o kadar güzel anlatıyor ki…
O akıl almaz ihtişamıyla büyülerken cenneti bizi, belki de Tevfik Fikret’in Sis’iyle görüyoruz cehennemini.
Ama ne olursa olsun ben hiçbir zaman görmedim (görmek istemedim) çirkinliklerini, duymadım yalanlarını, hep güzelliklerini hissettim, yalnızca cennetine dokundum Pollyanna misali…
Ve istedim ki bir de benden yaşayın İstanbul’un güzelliğini…
İSTANBUL’U YAŞAMAK….
Ne güzeldin sen İstanbul
Simsiyah saçların vardı, Asya’dan Avrupa’ya
Masmavi, yemyeşil giysilerin
Yanaklarındaki o utangaç kızıl
Ne alımlı, ne bakımlıydın sen İstanbul.
Ne hırçındın sen İstanbul
Masmavi denizlerin vardı; il il, ilçe ilçe
Her saniye kıyıları tokatlayan dalgaların vardı
Hırçın mı, hırçın
Vapurların teknelerin vardı
Her kıyıya vurduğunda seni öpen koklayan
Ne çok sevilir, ne çok beğenilirdin sen İstanbul.
Ne özeldin sen İstanbul
Dostların vardı her sahil başında
Eminönü, Karaköy, Üsküdar…
Aşıkların vardı herkesten kaçıp sana sığınan
Ne sırlar taşıdın, nelere şahit oldun sen istanbul.
Ama şimdi…
Sen yoksun,
Ben yanında yokum İstanbul.
Simsiyah saçların perde oluyor gözlerime
Özlemin yakıyor, kavuruyor bağrımı
Güvercinler haber getiriyor senden
Gülmüyormuş artık çehren
Çağlamıyormuş mavin
Dilin lal olmuş susuyormuşsun
Işığın sönmüş Asya’dan Avrupa’ya
Ne oldu sana İstanbul?
Küstün mü bana İstanbul?
Sakın gelemiyorum diye kızma bana
Düşmesin yüzün mavi suların derinliğine
Solmasın rengin
Dinmesin yağmurun, karın
Gönlüm sende bilesin
Mecnununum ben senin
Hasret kaldım sana İstanbul.
Geçmiyor ki zaman kavuşayım sana
Yelkovanla akrep kavga ediyor
Salı, çarşambaya kızıyor
Ay, güneşe darılıyor
Bense sadece bekliyorum
Bıkmadan
Usanmadan
Bekliyorum İstanbul.
Senin sardığın kollar
Şimdi biçare rüzgarların ayazında üşüyor
Senin can verdiğin bu beden
Sensiz nefes alamıyor.
Ve şimdi…
Anlıyorum ki
Sen yoksan
Ben yokum İSTANBUL!
Bir Dahaki Köşe Yazımda Görüşmek Dileğimle Havle Cücük